Kentin en ünlü Katolik binası olan ve yerel dilde Kızıl Kilise olarak bilinen Saint Simon ve Saint Helena Kilisesi, iki çocuğunun erken ölümünün ardından 1908-1910 yılları arasında Belaruslu zengin bir ailenin emriyle inşa edildi. Sovyet döneminde kilise önce sinemaya, sonra da film stüdyosuna dönüştürüldü. Günümüzde yeniden kilise olarak kullanılmaktadır. Bu modern şehre harika bir tarih dokunuşu katan dairesel şekle sahip, kendine özgü bir mimari tasarımla karakterize edilmektedir. Ziyaretçiler dua etmek ve bazı dini ritüellerini gerçekleştirmek için sürekli olarak kiliseye gelmektedir.